House of night rpg House of night rpg |
|
| Nyx'ın Tapınağı. | |
|
+4Shou Shuichi Keiko Kitagawa Zoey Redbird Stevie Rae Johnson 8 posters | |
Yazar | Mesaj |
---|
Stevie Rae Johnson Yüksek Rahibe
Mesaj Sayısı : 196 Kayıt tarihi : 10/10/09
Kişi sayfası Değişim: (100/100) Vampir gücü: (500/500) Sağlık: (100/100)
| Konu: Nyx'ın Tapınağı. C.tesi Ekim 10, 2009 10:52 pm | |
| Tanrıça Nyx hep yanınızda olsun .. Kutsanmaya ..
RP IN! | |
| | | Zoey Redbird Yüksek Rahibe
Mesaj Sayısı : 361 Kayıt tarihi : 10/10/09
Kişi sayfası Değişim: (100/100) Vampir gücü: (500/500) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Paz Ekim 11, 2009 10:23 pm | |
| Zoey, yemek yedikten sonra Nyx'in Tapınağı'na geldi. Nyx'in yanında olduğunu bilmek istiyordu. Teker teker mumları yaktı ve ilk önce havayı çağırdı. Hava, ılık rüzgarınla sar etrafımızı! Kötülükleri uzaklara götür! Havayı çembere çağırıyorum. Sıra toprağa geldi... Çembere toprağı da çağırdı. Tüm elementleri çağırdıktan sonra Nyx, lütfen bana bu sene olacaklar için güç ver dedi... | |
| | | Stevie Rae Johnson Yüksek Rahibe
Mesaj Sayısı : 196 Kayıt tarihi : 10/10/09
Kişi sayfası Değişim: (100/100) Vampir gücü: (500/500) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Paz Ekim 11, 2009 10:36 pm | |
| Stevie Rae Nyx'ın tapınağına doğru ağır adımlarla yürümeye koyuldu . Aralık kapıdan içeri baktığında sevgili arkadaşı Zoey'i ayin yaparken gördü onu rahatsız etmek istememişti ama bu ayini izlemek için can atıyordu kapıyı hafifçe araladı ve içeri girdi Zoey tamamen kendinden geçmiş bir halde elementlere sesleniyordu.Stevie onu izlerken kendinden geçmişti ayin bitince Zoey'i alkışlamaya başladı.Zoey irkilerek arkasını döndü ''Ah..Stevie Rae ! Ödümü kopardın''dedi. Stevie sırıtarak ''Özür dilerim.Yüksek Rahibem'' dedi ikisi beraber gülerek oradan ayrıldılar.. | |
| | | Keiko Kitagawa
Mesaj Sayısı : 167 Kayıt tarihi : 22/12/09
Kişi sayfası Değişim: (70/100) Vampir gücü: (96/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Paz Ara. 27, 2009 7:12 pm | |
| ...Birdahaki ritüelde kullanmak üzere mum almak için hızlı adımlarla tapınağa doğru yürüyordum.Ahmak bir çocuğun teki geçen ritüelden sonra eşyaları toplamaya yardım ederken Hava ve Ruh elementlerinin mumlarını kırmıştı... Birdahaki ritüel gününü beklemeden,aklımdayken hemen almak istiyordum...Yoksa ritüel akşamı ne yapacağımı şaşırıyor;nehazırlanmaya,nede salonu hazırlamaya vaktim kalmıyordu...
Tapınağa vardığım anda biran duraksadım.Burada herkesi kendine çeken bir güç vardı;belkide Tanrıça'nın devasa heykelinden kaynaklanıyordu,fakat bence buranın en güçlü yeri burasıydı[2. yer doğu duvarı tabiixD]. Neden sonra, Kafamı kaldırmış moron moron tanrıça'ya baktığımı farkettim.
"Öhüm öhüm.." Boğazımı temizleyerek derin bir nefes aldım ve heykelin önünde yumruğumu kalbimin üstüne koyarak Nyx'i selamladıktan sonra kafamı kaldırıp içeri girdim.
Burası bomboştu,gerçi masanın üstündeki balmumlarına bakılırsa az evvel birileri mumları yakmıştı... "Yüksek Rahibe'dir..." diye düşünerek malzeme dolabına doğru yöneldim. İhtiyacım olan mumları aldıktan sonra biraz papirüs ile adaçayı alıp daha sonra birleştirmek üzere mumlarla birlikte iyice kavrayarak hızlı bir şekilde tapınaktan çıkıp Hobi Salonu'na doğru yola koyuldum...
Doğu duvarının önündeki meşe ağaçlarının arasından geçerken, bir sonraki ritüel'i iple çekiyordum. Benim için çok önemli olan insanlarla orada karşılaşıyordum. Bunları düşünürken yanaklarımın pembeleştiğini hissettim.Daha fazla tutmamış olan kara bakarak hızlı adımlarla ilerliyorum.Neden sonra,anca birine arkadan çarpınca kafamı kaldırabildim...Lanet olsun!Eğ kafanı eğ!
"M-merhaba...Shou..."
Lanet olsun...
Kucağıma baktım.Ruh mumu kırılmıştı.Tekrar kafamı kaldırarak mahcup bir şekilde gülümsedim.
Birkez daha, lanet olsun... | |
| | | Shou Shuichi
Mesaj Sayısı : 146 Kayıt tarihi : 27/12/09
Kişi sayfası Değişim: (55/100) Vampir gücü: (86/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Paz Ara. 27, 2009 7:48 pm | |
| Yağan kar fazla tutamıştı ama hâlâ yer yer rastlayabiliyordunuz karlara. Garip bir his uyandırıyordu burası benim içimde. Havanın soğuk olmasına rağmen ellerim ateş gibi yanıyordu. Bunu anlamak için dahi olmanıza gerek yoktu açıkçası. Eğildim ve yerden bir miktar kar aldım elime. Bu soğuk his tüm vücudumu ferahlatıyordu sanki. Esen rüzgar sarı-kahverengi saçlarımı dalgalandırırken gözlerim kapalıydı.
Birden arkamdan bana çarpan bir şey ile irkildim. Gözlerimi bir refleks olarak açıp arkama döndüm. Dünyanın en tatlı kızı başını eğmiş benden özür diliyordu. Başını kaldırınca yüzünün kızardığını gördüm. Onun bu tatlılığı benim kalbimi eritiyordu resmen. Ve buna, elimdeki kar bile engel olamıyordu. Yüzümün kızardığını hissedebiliyordum. [Ah tanrıça Nyx...Lütfen bana yardım et!] Heyecandan dilim tutulmuştu sanki. Bu kadar tatlı bir kızın benden özür dilemesi çok saçmaydı. Sanki ona kızabilir veya bağırabilirmişim gibi... Daha demin elime aldığım kar çoktan eriyip suya dönüşmüştü. Esen rüzgar benim saçım gibi O'nun saçını da dalgalandırırken, daha bir tatlı görünmüştü gözüme. Kalbim, cehenneme düşmüş gibi kavruluyordu bedenimin içinde...
Keiko... İlk gördüğüm andan beri beni büyüsü altına alan tek kız! Benim için dünyadaki en önemli varlık o. Gece evine girdiğimden beri başıma gelen en iyi şey. Ah hayır... Tüm hayatım boyunca başıma gelen en iyi şey O. Onu her zaman gizlice izliyorum. Benim varlığımdan belki de haberi bile yoktu o güne kadar. Tam ona aşkımı tüm cesaretimi toplayıp ilan edecekken birden onun bir işi çıkmış, ve benim tüm cesaretim, kalbimi de yanında sürükleyerek, kırılmıştı. Hayat, benim asla mutlu olamayacağımı tekrar çarpmıştı yüzüme. O günden beri onunla hiç konuşma şerefine ulaşamadım. Ve şimdi, en ummadığım bir anda karşıma çıkmıştı. Ah Keiko... Bir bilsen o gözlerinin kalbimi nasıl fethettiğini.
Zorla yutkunduktan sonra elimi başımın arkasına götürüp saçlarımın arasına daldırdım. Yüzümde şapşal bir gülümseme vardı.[Gerçi Keiko, bu gülümsemeye hiç de yabancı değil. Beni her gördüğünde bu dudaklarım şapşal bir biçim alıyor.] "Ah, Keiko-chan. Sorun değil. " Eee, şimdi? Yüzümdeki şapşal gülücük yerini sevimli bir gülümsemeye bırakmıştı. Yanaklarımdaki kızarıklık gitgide belirginleşiyordu eminim ki. Lanet olsun! Lanet olsun! Tamamiyle boş bir anımda yakaladın beni Keiko. Ah... Şu şans benim yüzüme hiç düzgün gülmez mi? Bir kere de zamanlamanı ayarla be şans! | |
| | | Keiko Kitagawa
Mesaj Sayısı : 167 Kayıt tarihi : 22/12/09
Kişi sayfası Değişim: (70/100) Vampir gücü: (96/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Paz Ara. 27, 2009 9:31 pm | |
| Ah, Tanrım![Nyx,sen üstüne alınma... Sadece bir deyim olarak Tanrım demiştim...xD]...Aptal ben! Saf saf yolda yürümemin bedelini kendimi küçük düşürerek çekiyordum resmen...Tamam,pekala... Derin bir nefes alarak[lütfen bunu sesli bir şekilde yamış olmayayım!] saçımı kulağımın arkasına aldım.Elimde tiftiklenmek üzere aldığım papirüslerim,adaçaylarım ve [biri kırılmış] mumlarımla tam bir ahmağa benzediğimden emindim... Nyx'in kızları,kaderimle hazırlıksız bir şekilde karşı karşıya getirmişti beni...
Shou'yu ilk Karanlık Kızlar Ritüeli'nde görmüştüm... Bilirsiniz,Ritüeli yöneten kişi elementleri çağırmadan önce çemberin içinde müzik eşliğiyle dans eder...Tanrım,hayatımda o kadar kızardığımı hatırlamıyorum... Zaten o günden sonra çoğu yerde karşılaştık. Yemekhanede,yatakhanelere çıkarken,ritüelde,drama derslerinde,kütüphanede ve daha birçok yerde... Fakat bir türlü tenimi beyazlatmanın ve ondan tarafa bakmamın bir yolunu bulamıyordum... Uzaktan onu görünce moron moron bakıp sırıtıyor,bana doğru bakıncada işim varmış gibi yapıp ortamdan uzaklaşıyordum... Birkez daha,aptal ben...Ve birkez daha,Lanet olsun...
Uzaktanda olsa,onu görmek benim eriyip bitmeme yetiyordu. Ve karnımda kelebeklerin uçuşmasına... Bundan önce ritüeller dışında pek birşey konuştuğumu anımsayamıyordum... Birgün benimle ilgili birşey konuşmak istediğini döyleyince,yüzündeki gerginlik ifadesi beni çok korkutmuştu...Kendi kendime "Tamam," dedim... "Herşeyin bittiği an,Keiko...Muhtemelen senin ona karşı olan ilgini anlamış ve seni böyle birşeyin [tırnak içinde] Asla olamayacağı konusunda uyarmayı planlıyor...Kendini hazırla,kızım, işler pek te parlak gözükmüyor..." dedim kendi kendime...Fakat o sırada, bir kızın öksürük sesleriyle konuşma başlamadan bitmişti.Kızın vampirliğide öyle...Görünüşe bakılırsa vücudu değişimi reddetmişti.Ölecekti.Çıkarı yoktu.Acısını dindirmek üzere Yüksek Rahibe'yi çağırmak için izin isteyerek koşarak uzaklaştığımda,arkama bakmaya tenezzül/cesaret edemeyerek oradan ayrıldım...
Neden sonra,haddinden fazla sessiz kaldığımı anımsayarak,Shou'nun hala karşımda olduğunu ve direk gözlerimin içine baktığını gördüm.Pekala,uhhmm...Ya biri beni uyandırsın,yada,eğer gerçekse, Nyx bana konuşabilmem için güç versin...
O sırada,elimdeki kırık mumu anımsayarak(ve Nyx'e teşekkür ederek) Shou'ya döndüm ve;
"Uhhmm...Shou-kun,gelecek ritüel için hazırlık yapıyordum.. Nyx'in tapınağından [elimdeki kırık mumu göstererek] mum almam gerek. Fakat orası,biraz fazla sessiz ve ben...-derin nefes almak için saniyenin milyonda biri kadar kısa bir süre sonra- Benimle Tapınapa kadar gelirmisin diye soracaktım..."
Evet!...Aptalca olsada ve beni moron konumuna düşürsede, sesim çatlamadan konuşabilmiştim...Pekala,eğer kabul ederse,çok mutlu olacaktım...Fakat yolda ne konuşacaktım...
... ... ...
Umurumda değildi. | |
| | | Shou Shuichi
Mesaj Sayısı : 146 Kayıt tarihi : 27/12/09
Kişi sayfası Değişim: (55/100) Vampir gücü: (86/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Paz Ara. 27, 2009 9:40 pm | |
| Onun bu uzun sessizliği, benim ona tekrar aşık olmama yetmişti bile. Her gece rüyamlarımı süsleyen, kabuslarımdaki cehennemi bir cennet bahçesine çeviren bu kız, hayır yanlış söyledim, bu 'muhteşem' kız karşımda yanakları kızarık bir şekilde duruyordu. İmkanım olsa sonsuza dek böyle dururdum belki de. Sevdiğim kız önümde duruyor ve etrafımızda kimse yok. Beni sevip sevmemesi bile önemsiz olurdu o zaman. Benim aşkım ikimize de yeter sonuçta.
Sonunda bu huzurlu sessizliği bozan taraf Keiko olmuştu. O ince,nazik sesiyle beni tekrar kendine aşık etmesi için ayrı bir çaba sarfetmesi gerekmiyordu. "Uhhmm...Shou-kun,gelecek ritüel için hazırlık yapıyordum.. Nyx'in tapınağından mum almam gerek. Fakat orası,biraz fazla sessiz ve ben...Benimle Tapınağa kadar gelirmisin diye soracaktım..."
Aman Tanrım! [Opss.. Pardon.. Aman Tanrıçam! demeliydim...] Daha demin Keiko onunla yürümemi mi istedi? Ah... Her bir hücremin uyandığını hissedebiliyorum. Kanım kaynıyor sanki. Karnımda garip bir his var. Ah... Ne derler? Kelebekler mi uçuyordu ne? Ne fark eder sanki? Kalbimin deli gibi atışlarını Keiko'nun duymamasını ummakla meşgulüm şu anda. Tekrar -zorla- yutkunduktan sonra heyecanımı bastırmaya çalışarak cevap veriyorum. Yoksa kız sıkılıp gidecek!!
"Ah..Tabii! Neden olmasın! Çok sevinirim! Benim için büyük bir onur!"
Fazla mı saçlamadım ne? ... Hm... KİMİN UMRUNDA?! | |
| | | Keiko Kitagawa
Mesaj Sayısı : 167 Kayıt tarihi : 22/12/09
Kişi sayfası Değişim: (70/100) Vampir gücü: (96/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Paz Ara. 27, 2009 9:59 pm | |
| Lütfen... Beni kendisine delicesine aşık ettiği ve kızarıklığımın nedeni olan kafamın kanla dolmasının sebebi olarak onu polise verebilir miydim? Hayır, ne yaparsa yapsın ona kıyamazdım...
Benimle yürümesini istemem onu şaşırmıştı sanırım... Nasıl diyorlar,uhmmm,olmayacak duaya amin demek gibi birşey sanırım benimkisi... Fakat yinede,onu her gördüğümde kalbimin delice çarpmasına engel olamıyorum..Yinede,her seferinde "Senin için deli oluyorum!" diye bağırmamak için iki elimle ağzımı kapatıp kendimi zor tutuyorum..Ve yinede ona karşı olan yarı platonik, fakat beni gece evine,ve hayata bağlayan aşkımı söndürmeyi başaramıyorum...Kendimi daha fazla rezil ediyor olabilirim,ama bunu ondan duymadığım sürece, ona aşık olmamın beni rezil etmediğini düşünyordum...Fakat birsüre cevap vermeyince,özür dileyip sorun olmadığını ve kendimde gidebileceğimi söyleyecektimki,Shou'nun cevabıyla hemen fikrimi değiştirdim...
"Ah..Tabii! Neden olmasın! Çok sevinirim! Benim için büyük bir onur!"
Güldüm.Demek istediğim,gülümsemedim,gerçekten ortaya bir kahkaha koyverdim...Ama Shou'ya değil, kendime gülmüştüm...İçimdeki tüm stresin akıp gittiği bir gülüş olduğu sesimden belli oluyordu zaten.Yavaş yavaş yürümeye başlarken,kendi kendime hala gülümsüyordum...
Ve bu kez morona benzemediğimi biliyordum... | |
| | | Shou Shuichi
Mesaj Sayısı : 146 Kayıt tarihi : 27/12/09
Kişi sayfası Değişim: (55/100) Vampir gücü: (86/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Paz Ara. 27, 2009 10:15 pm | |
| Keiko'nun kahkahası aklımı benden koparıp almıştı sanki. O sırada bayılacağımı sandım heyecandan. Yüzündeki gülümseme ile o kadar güzel ve sevimli oluyordu ki neredeyse ona tapıyorum diyebilirim.[Ah..Nyx..Alınma lütfen...Bİliyorsun aşk insana her şeyi yaptırır.] Yavaş adımlarla [Bu yolun hiç bitmemesini istediğim için yavaş yavaş yürüyordum.] onun yanında ilerliyordum. Gözümü ondan alamıyordum bir türlü. Bana değil de önüne baktığı için çok şanslıydım açıkçası. Çünkü eğer bana bakarsa, göreceği tablo aynen şu: Kıpkırmızı bir yüz. Moron moron sırıtan bir dudak. Hayran hayran bakan bir çift göz. Delicesine atan kalbin neden olduğu heyecan ile kasılmış bir vücut. Yani tam bir 'Aşık Shou' profili.
Hatırlıyorum da buradaki ilk bir kaç senem cehennem gibiydi. Her şeyi reddediyordum. Daha doğrusu benliğimi ve hayatımı reddediyordum. Asla bir vampir olmak istemedim. Tek bir salisenin zilyonda birine bile... Ancak bir gün ritüelde onu gördüm. Sanki tüm bu cehennem hayatım cennetle yer değiştirmişti. [İster inanın ister inanmayın, onu gördükten sonra ki 3 hafta buna ciddi ciddi inandım.] O günden beri kabuslarıma giriyor ve her yeri gülücükleriyle doldurup en güzel rüyayı görmemi sağlıyordu.
Düşüncelerimden sıyrılıp zaten yavaş olan adımlarımı biraz daha yavaşlattım. Keiko benden bir adım öne geçmişti. Birden onun elini tuttum. Deli cesareti derler ya hani? İşte o tüm vücudumu ele geçirmişti şimdi. Yoksa ben, Shou Shuichi, asla sevdiği kızın elini tutup birden dudaklarından bir öpücük çalacak bir insan(?) değilimdir yani.
Ah evet... Onun o muhteşem dudaklarının tadına baktım.
Biliyor musunuz?
Çileğin tadını hiç bu kadar çok sevmemiştim... | |
| | | Keiko Kitagawa
Mesaj Sayısı : 167 Kayıt tarihi : 22/12/09
Kişi sayfası Değişim: (70/100) Vampir gücü: (96/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Paz Ara. 27, 2009 10:44 pm | |
| Yürürken çoğunlukla karşıya,meşe ağaçlarının çıplak dallarının arasından uzaklardaki bir buluta bakıyordum [ne hikmetse artık...] ... İkimizde konuşmuyorduk.Sessizlik hükmünü sürdürürken,gergin bir hava olmadığını söyleyebilirdim.Hani bazen,konuşmasanızda gözlerinizle anlatırsınız bazı şeyleri...Ben ona bakmaya cesaret edemezken bile tam bu anda burada bulunmak benim için inanılmaz süper ötesi bir duyguydu. Ağır ağır ilerlerken,tabiat ananın senenin en son ve en güzel dönemini verdiği güzelliklere bakmakla meşgulken, Shou'nun yavaşladığını farkedememiştim.Elimi kavrayan sıcacık ve pürüssüz teniyle irkilip arkama döndüğümde,ikinci bir şok yaşadım... Hakk'ın Rahmetine[Nyx'in rahmetine ] kavuşmamış olmamı Shou'nun sıcacık teninden anlayabiliyordum. Beni öperken,vücudumun baştan aşağı titrediğini ve ayaklarımın bağının çözüldüğünü hissettim.İlk başta kayıtsız kalan vücudumu harekete geçirmeyi başararak Shou'ya karşılık vermeye başladım... Vücudumu müthiş bir haz duygusu ve heyecan kaplamıştı...Herhalde buraya nükleer bir savaş açsalar,umurumda bile olmadan onu öpmeye devam edebilirdim... Tanıdığım hiçbir duyguya benzemiyordu...Daha doğrusu,tanıdığım hiçbir duygu bu duygunun zilyonda birinin tırnağının ucunun bir atomunun küçük bir parçacığı dahi olamazdı[saçmalamamak işten değil...Kelebekler gibi uçup uçup sonra kendimi boşluğa bırakmışım hissi yaratıyor...]...Ellerimi yüzüne götürerek baş parmaklarımla elmacık kemiklerinin hemen altını narince tutarken,diğer parmaklarımlara boynundan tutup kendime çektiğimi farkettim.Diğer elimde saçlarının arasındaydı. Ve inanın,bu harika ve eşsiz bir duyguydu... | |
| | | Shou Shuichi
Mesaj Sayısı : 146 Kayıt tarihi : 27/12/09
Kişi sayfası Değişim: (55/100) Vampir gücü: (86/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Paz Ara. 27, 2009 11:05 pm | |
| Boynumda ve yanağımda hissettiğim iki eşsiz el ile cesaretim doruğa oluştu. Ellerim onun belindeydi ama asla kötü bir niyetim yoktu. Sadece onun yanımda olduğunu, bunun bir rüya olmadığını ispat etmek istiyordum kendime. Zira rüyalarımda bir çok kez ona ilan-ı aşk ettiğimi hatırlıyorum. Ama bu sefer gerçekti. Onun teninin kokusu, ellerinin sıcaklığı, kalbinin atışları, ipeksi saçları... Her şeyiyle gerçekti bu sefer.
Dudaklarını çeken ilk taraf ben oldum. O kadar heyecanlıydım ki neredeyse nefes almayı bile unutuyordum.[Umarım Nyx bana böyle güzel bir ölüm kılar gelecekte.] Başımı onun omzuna koydum ve bir süre öylece durdum. Onun teninin bu muhteşem kokusunu doya doya çekiyordum akciğerlerime. Sadece bu an sonsuza dek sürsün istiyordum.
"Seni seviyorum, Keiko-chan."
Iıım...Bunu söylemek için biraz geç miydi? Bunu çoktan anlamıştır değil mi? Ahh...Kimin umrunda? Ben bunu söyleyebilmek için yıllarca bekledim. Şimdi onu öptüm diye bunu söylemeden es mi geçecektim? Başka arzunuz?!?! Elim onun ipeksi saçlarının arasındaydı. Diğer elim ise onu rahatsız etmeyecek şekilde belini tutuyordu. Başım omzunda, biraz boynuna doğru dönüktü. Esen meltem ikimizin de saçlarını dalgalandırıyordu. Keiko'nun saçları dalgalandıkça o mis gibi kokuyu daha iyi duyuyordum. Onu biraz daha kendime doğru çektim. Sesim bir fısıltı gibi kayboluyordu rüzgarda...
"Lütfen beni asla bırakma."
Lütfen kabuslarımı dünyaya indirme... Lütfen beni öldürme... Lütfen beni cehennemin ortasında terk etme... | |
| | | Keiko Kitagawa
Mesaj Sayısı : 167 Kayıt tarihi : 22/12/09
Kişi sayfası Değişim: (70/100) Vampir gücü: (96/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Paz Ara. 27, 2009 11:32 pm | |
| Dudaklarımız birbirinden ayrıldığında,kısa bir gözgöze gelmemizin ardından,ellerim boynundan omuzlarına,oradanda göğüs kafesine indi. Kalbinin atışını duyabilmek benim için harika bir histi...Bu anın gerçekten gerçek olduğuna inanmak harika bir histi...Başını omzuma koyduğunda,bu soğuk havada sıcacık nefesini boynumda hissetmek harika bir histi...
Başımı kollarımın arasına alarak saçlarını okşadım(Şanslıydım ki, çizmelerimi giymiştim...Bu sayede neredeyse aynı boydaydık ve başı omuzlarımdayken boynunun tutulması ihtimali kalmıyordu..
"Seni seviyorum, Keiko-chan."
İşte,asıl bittiğim an...İlk iki kelime aklımı başımdan almaya yetmişti zaten...Uzun zamandır düşlerimde yankılanan bu iki sözcüğü,gerçekten duyduğuma inanamıyordum...Bunu ondan duymak...Tanrım,gözyaşlarım iri iri ve yavaşça yanaklarımdan süzülürken yüzümü yalayan rüzgar daha çeneme gelmeden yaşları siliyordu yüzümden...Yüzümü kurulayıp,ağlamayı kesmemi istercesine...
"Lütfen beni asla bırakma." dediğini duyunca,saçlarının arasındaki elimle kendime doğru iyice bastırarak;
"Şaka mı ediyorsun?...Böyle birşeyi yapabilirmişim gibi..." dedim gülümseyerek...Havanın ruhuna teşekkür ettim içimden...Bu anı ağlayarak değil,gülerek yaşamak istiyordum...
En son Keiko Kitagawa tarafından Ptsi Ara. 28, 2009 11:50 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
| | | Shou Shuichi
Mesaj Sayısı : 146 Kayıt tarihi : 27/12/09
Kişi sayfası Değişim: (55/100) Vampir gücü: (86/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Paz Ara. 27, 2009 11:56 pm | |
| Saçlarımda onun elini hissetmek bana neredeyse kalp krizi geçirtiyordu. Heyecandan her an ölebilirdim. Ah... Bu güzel bir ölüm olurdu. Onun yanında ölmek, sevgilimin yanında...
Dur! Ne dedim? Evet evet iki cümle önce! 'Sevgilim' mi dedim yoksa bana mı öyle geldi? Ah!! Tanrı(ça)m!!! Doğru ya... Artık o benim sevgilim. Yüzümdeki de ne? Şapşal ama mutlu bir gülümseme mi? Kimin umrunda? Benim değil doğrusu...
"Şaka mı ediyorsun?...Böyle birşeyi yapabilirmişim gibi..."
Ah...İşte sevgilimden beklendiği gibi... KİMİN SEVGİLİSİ İŞTE!!! Haha! Azıcık da övünelim ama değil mi?
"Şaka sevgilim... Zaten sen beni bıraktıktan sonra üzülecek kadar çok yaşayabileceğimi sanmıyorum." dedim büyük, şapşal bir gülümsemeyle. Önce omzumu çekip onun gözlerine uzun süre baktım. Ancak o zaman onun gözlerinin göz yaşlarıyla ıslandığını fark ettim. Bir anda midemin yandığını fark ettim. İstemeden onu üzmüş müydüm yoksa? Ah hayır... Bu kendimi öldürmek için yeterli bir sebep! Telaşımın yüzümden okunduğuna bahse girebilirim. Elimle gözlerini sildim.
"Aşkım... Ne oldu? Ben... Bir şey mi yaptım? Ah gerçekten çok özür dilerim aşkım. Affet beni." | |
| | | Keiko Kitagawa
Mesaj Sayısı : 167 Kayıt tarihi : 22/12/09
Kişi sayfası Değişim: (70/100) Vampir gücü: (96/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Ptsi Ara. 28, 2009 12:32 am | |
| "Şaka sevgilim... Zaten sen beni bıraktıktan sonra üzülecek kadar çok yaşayabileceğimi sanmıyorum."
Ah,Tanrım!...Sevgilim? Sevgilisiyim? Yani şimdi biz...Tanrım,tanrım,tanrım!...[Nyx,Nyx,Nyx!..Heran ruhum sana gelebilir...] Artık gözyaşlarım haddinden fazla durmuştu yerinde...Bedenimizi yalayan rüzgar yüzümden damlacıkları sildikçe,yerine yenileri geliyordu... Shou kafasını kaldırıp bana baktığında kıpkırmızı gözlerle ona bakmak istemedm.Shou'nun telaşlı sesini duyunca kafamı kaldırıp ona baktım.
"Aşkım... Ne oldu? Ben... Bir şey mi yaptım? Ah gerçekten çok özür dilerim aşkım. Affet beni."
diyerek gözlerimi sildiğinde ona dikkatle baktım. Benim için gerçekten endişelenmişti. Beni gerçekten seviyordu. yüzüme oturan gülümsemeyle;
"Hayır..." Duraksadım. Ve gülümseyerek " Hayır aşkım..." dedim ve sarıldım.Topuklularım dahilinde şuanda omuzlarını biraz geçiyordum.Bu kez ben onun kokusuyla sarmalanırken
"Bende seni seviyorum,sevgilim" dedim kulağına... | |
| | | Shou Shuichi
Mesaj Sayısı : 146 Kayıt tarihi : 27/12/09
Kişi sayfası Değişim: (55/100) Vampir gücü: (86/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Ptsi Ara. 28, 2009 12:46 am | |
| Oh... Onu üzmemiş olmanın verdiği rahatlıkla uyuşmuştu tüm vücudum. Ağlayabilen bir insan olsaydım, ve onu üzdüğüm söylenseydi bana burada çığlıklar atarak ağlardım belki de kim bilir? Yüzündeki gülümseme beni Nyx'e kavuşturacak türden bir gülümsemeydi. Kalbimi her an yerinden söküp ona verebilirdim o gülümsemeyi her gördüğümde. 'Al... Bu kalbi sen daha çok hak ediyorsun' derdim hatta... Boyu omzumu biraz aşıyordu Keiko'nun, sevgilimin, aşkımın, hayatımın... Kulağıma yaklaştığını fark etmemiştim dediklerini duyuncaya kadar. "Ben de seni seviyorum,sevgilim" Kalbimden başlayıp bütün vücudumu saran bu his beni rahatsız etmiyordu. Sanki onun sözleriyle sarhoş oluyordum. Birden kollarımı onun belime dolayıp ayaklarını yerden kestim. Onu kendi etrafımda döndürüyordum. Mutluluktan ne yaptığımın farkında bile değildim. Bir yandan kahkaha atıyor, bir yandan da onu sıkı sıkı ama canını acıtmayacak şekilde tutuyordum. Onun saçları benim yüzüme geliyor, ve mis gibi kokusuyla beynimi ele geçiriyordu sanki. Sonunda başım dönünce Keiko'yu düşürme korkusuyla durdum ve onu yere indirdim. Bir yandan da dengemi bulmaya çalışıyordum. Ama o kadar heyecanlıydım ki hâlâ kendi etrafımda döndüğümü anlamak yaklaşık yarım dakikamı almıştı. Durduktan sonra iki elimle Keiko'nun omuzlarını tuttum ve yaklaşıp yanağından öptüm. Daha doğrusu her yer döndüğü için yanlışlıkla dudaklarından öptüm o ayrı mesele... Ardından ona tekrar sıkı sıkı sarıldım. [Ama bu sefer döndürmedim ] "Sonsuza dek seni seveceğim, Keiko-chan... Sonsuza dek..." | |
| | | Keiko Kitagawa
Mesaj Sayısı : 167 Kayıt tarihi : 22/12/09
Kişi sayfası Değişim: (70/100) Vampir gücü: (96/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Ptsi Ara. 28, 2009 1:08 am | |
| Aniden ayaklarımın yerden kesilmesiyle,kafasını yuvasından çıkarmış şaşkın şaşkın bakan bir tavşan-veya fare,küçük bir hayvan işte...xD- gibi "noluyoruz?O.o" ifadesine geçmeden veya "Whoaaaa!!..." tarzı bir tepki veremeden Shou'nun beni kaldırdığını ve dönmeye başladığımızı anlayınca kahkahalara boğuldum/boğuldu=boğulduk[saçmalamaya yeni bir boyut!xDdiğerini geçtim ]... Neden sonra,Shou'nun başı iyice dönmeye başlayınca tekrar ayaklarımın altındaki sert zemini hissettim.Benimde başım dönüyordu ama,Shou'nunki kadar değildi.Eh,yani,dönerken kollarında ben hafiflemiş,o ise ağırlaşmıştı..Görüntü netleşene kadar yolunu bulmakta zorlandığını görünce bir kahkaha koyverdim. Sonra omuzlarımdan tutarak beni öptü ve sarıldı.Öpücüğünden haberim olsaydı eğer,o kadar kısa sürmezdi sanırım... Bende ona sarıldığımda "Sonsuza dek seni seveceğim, Keiko-chan... Sonsuza dek..." demesiyle neredeyse çığlık atacak olmam bir oldu...Sevinçten tabii ki... O sırada yerdeki papirüs ve kırık mumlar gözüme çarpınca; "Sevgilim,tapınağa gitmemiz gerek.." diyerek sevecen bir tavırla yüzüne baktım. Dağılan saçlarını ellerimle düzelterek yerden papirüsleri ve mumları aldıktan sonra shou'nun koluna girerek omzuna yaslandım... | |
| | | Shou Shuichi
Mesaj Sayısı : 146 Kayıt tarihi : 27/12/09
Kişi sayfası Değişim: (55/100) Vampir gücü: (86/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Ptsi Ara. 28, 2009 1:18 am | |
| Keiko'nun kahakaları beni de kahkaha atmaya itiyordu. Zorunluluktan değil elbette. Sadece onun mutlu olduğunu görünce ben de mutlu oluyordum. "Sevgilim,tapınağa gitmemiz gerek.." Onun elini sımsıkı tutttum. Parmaklarımız birbirine kenetlenmişti. Ona yaklaştım ve kulağına fısıldadım. "Seninle cehenneme bile gelirim aşkım. Gerçi seni oraya almazlar ama..." dedim ve pis pis sırıttım. Esen rüzgar Keiko'nun saçlarını dalgalandırdıkça daha da güzel görünüyordu Keiko. Zaten ona baktığım her saniye tekrar aşık olmam yetmezmiş gibi... Onun elini asla acıtmayacak şekilde sıkı sıkı tutuyordum. Sanki birisi gelip onu ellerimden alacakmış gibi bir korku kaplıyordu tüm kalbimi. Bunu düşündüğüm her an kalbime sağlanan binlerce cam parçasını hissedebiliyordum. Ama Keiko daha demin söz vermemiş miydi beni asla bırakmayacağına? Ona güveniyorum... Kendimden bile daha çok güveniyorum ona... Evet, bundan eminim. Beni asla bırakmayacak. Gerçi zaten o bıraksa bile ben onu izlemeye devam ederim o ayrı mesele ya...
out: aşırı kısa oldu ama aceleye geldi gomen =( | |
| | | Keiko Kitagawa
Mesaj Sayısı : 167 Kayıt tarihi : 22/12/09
Kişi sayfası Değişim: (70/100) Vampir gücü: (96/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Ptsi Ara. 28, 2009 1:33 am | |
| out:nope in: Shou'yla yavaş yavaş ilerlemeye başlamıştıkki,kulağıma birden "Seninle cehenneme bile gelirim aşkım. Gerçi seni oraya almazlar ama..." diye fısıldamasıyla kendi düşüncelerimden sıyrılıp ona baktım.Çok şirindi.Fazlasıyla şirindi.Ve yakışıklıydı. Daha önce hiç dikkat etmemiştim ama onu elimden almaya kalkışacak herhangi bir kız/erkek[?] olursa dünayayı ona dar edeceğimi biliyordum... Tapınağın kapısından içeri gidiğimde,aynı bıraktığım gibi durmasına şaşırmadım doğrusu...Aynı ortam,aynı sessizlik,aynı o tuhaf his... Malzeme dolabının oldğu tarafa doğru ilerlerken etrafta kullanılıp atılmış masa örtüleri ve mumlar olduğunu yeni farketmiştim...Bunun dışında ritüellerle ilgili kitap yığınlarıda cabasıydı... Malzeme dolabı gömme dolab olduğu için kolonlara kadar uzanıyordu.Büyük ve ağır kapılarını açtıktan sonra sarı ve mor mumları ararken düşünme fırsatı bulmuştum... Nyx'e şükran borçluydum..Hayatımın son yarım saatini dünyaları verseler değişmezdim... | |
| | | Shou Shuichi
Mesaj Sayısı : 146 Kayıt tarihi : 27/12/09
Kişi sayfası Değişim: (55/100) Vampir gücü: (86/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Ptsi Ara. 28, 2009 1:45 am | |
| Buranın bana verdiği his hiç değişmeyecekti sanki. Buraya her girdiğimde kalbime çöken o korkutucu his beni işlediğim günahları düşünmeye zorluyordu. Bir günahkar gibi hissetmeme neden olan nadir yerlerden biri burası. Sevgilim dolaplarda mumları ararken onun yanına gidip elini kavradım huzursuzca. Eğer onun elini tutarsam unuturdum belki tüm bu hisleri. İyice ona yaklaşmıştım. Başımı onun omzuna eğmiştim. Dayanamayıp boynundan öptüm hafifçe. Boynu o kadar huzur dolu bir sıcaklık veriyordu ki tekrar öpmek istiyordum. Ve öptüm de. Dudaklarımı oraya yapıştırmıştım sanki. Ancak bu onu rahatsız ettiği anda bırakacaktım elbette. Onu rahatsız etmek yerine tüm dünyayı yakardım daha iyi...
"Sevgilim neden bu kadar muhteşem olmak zorundasın?" dedim çocukça bir tonda. Onu gizlice ve bazen açıkça izleyen tek kişinin ben olmadığımı biliyorum. Ve bunu düşünmek beni kıskançlık krizine sokmaya yeter de artar bile! Ona sımsıkı sarıldım.
"Seni kıskanıyoruummm!!" dedim yine aynı tonla. Yalan mıydı? HİÇ DE BİLE! Ona yalan söyleyemezdim ki.[Her ne kadar usta bir yalancı olsam bile...] Tekrar onun boynuna yapışmıştım özlem ile. Onu asla bırakmak istemiyordum. Daha doğrusu;
Onu bırakmak zorunda kalacağım günden ölesiye korkuyordum... | |
| | | Keiko Kitagawa
Mesaj Sayısı : 167 Kayıt tarihi : 22/12/09
Kişi sayfası Değişim: (70/100) Vampir gücü: (96/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Ptsi Ara. 28, 2009 2:10 am | |
| Shou'nunda buradan hoşlanmadığını anlamak için dahi olmaya gerek yok.Gelip huzursuzca elimi kavdığındada bundan kesin emindim zaten.Fakat boynumdan bir öpücük vermeyi beklemiyordum.Yinede bundan büyük bir hoşnutluk duyuyordum.Ama dışarıdan bakınca; Tepki yok.Yüzümdeki sıcak gülümseme dışında. Shou boynumdan daha uzun bir öpücük aldığında ise; Tepki yok.Sadece duyduğum haz ile başımı arkaya atmam dışında. Ardından "Sevgilim neden bu kadar muhteşem olmak zorundasın?" diye küçük bir inatçı çocuk ses tonuyla söylemeye başlayınca gülmeye başladım.Kollarını belime dolamıştım,arkamda durduğu içim başımı ona doğru yaslayabiliyordum."Seni kıskanıyoruummm!!" dedi ve; Tepki? Bu sefer ondan gelmişti diyebiliriz. Tekrar beni boynumdan öpmeye başladığında yeniden o haz duygusuyla dizlerimin bağının çözüldüğünü hisettim.Elimde olmadan başını boynuma daha çok yaslıyordum..Neden sonra beni kendin doğru çevirdiğinde doğabın kapısını ona doğru dönerken elimle ittirerek kapatmıştım.Dolaba yaslanarak Shou'yu öpmeye devam ettim..Eğer karşımdaki Shou değilde bir başkası olsaydı,değil şuanki konumda olmak,boynumdan öpücük almak için eğildiğinde bile karnına yumruğu yerdi.Fakat karşımdaki Shou'ydu.Herşeyden farklıydı...Onun tenini ve kokusunu hisetmek,bende delicesine bir his uyandırıyor ve yanımda olmasını sağlamak hissi uyandırıyordu.. out: Sen yaz ben yarın sabah ceaplarım | |
| | | Shou Shuichi
Mesaj Sayısı : 146 Kayıt tarihi : 27/12/09
Kişi sayfası Değişim: (55/100) Vampir gücü: (86/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Ptsi Ara. 28, 2009 5:36 pm | |
| Onu dolabın kapağına yaslamış boynundan deli gibi öpüyordum. Ah Nyx! Nasıl bir insan yarattın sen böyle? İnsan öpmeye ne kıyabiliyor ne de doyabiliyor! Onu öperken aklımda binbir düşünce geçiyordu. Ama en ağır basanı her zaman ki gibi onun varlığının verdiği huzurdu. Dudaklarım boynundan dudaklarına kaymıştı şimdi de. Ah... Anlaşılan o beni durdurana kadar benim durmaya hiç niyetim yok.
"Tanrı(ça) aşkına yanlış yoldaysam beni durdur."
Son bir umutla sarfettiğim bu sözler yalvaran bir tonda çıkmıştı. Ama onu incitmekten ve ona karşı yanlış bir şeyler yapmaktan öyle korkuyordum ki... Bir elim onun başının arkasında diğer elim ise belindeydi. Vücudumda pompalanan adrenalin gittikçe sömürüyordu iki gıdımlık mantığımı. Dışarıda esen rüzgarların uğursuz uğultusu kulağıma geliyordu, ama beynim onu algılayacak kadar yerinde değildi. Birden ellerimi onun vücudunda dolaşırken buldum. Bulunduğumuz yerde bunu yapmak ne kadar sağlıklı olurdu bilmiyordum ama ne yazık ki beynim kontrölü yitireli çok olmuştu. Ve kalbim mi? Ah... O Keiko dışında hiç bir şeyi umursamıyor ki! | |
| | | Keiko Kitagawa
Mesaj Sayısı : 167 Kayıt tarihi : 22/12/09
Kişi sayfası Değişim: (70/100) Vampir gücü: (96/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Ptsi Ara. 28, 2009 8:16 pm | |
| Kendimi onun kollarında olmamın verdiği hisle hareket ediyordum artık. İkimizde mantığımızı yitirmiş ve tamamen duygularımıza kendimizi bırakmıştık artık. O'nun sıcacık ve çekingen elini belimde hissediyordum. Daha sonra Shou biran geri çekilerek;
"Tanrı(ça) aşkına yanlış yoldaysam beni durdur."
dedi yavaşça.Onun gibi benimde neredeyse konuşmaya takatim yoktu. Saçlarının arasında olan elimi çekerek çenesinden canını yakmayacak şekilde tutarak kafasını kaldırarak gözlerinin içine baktım. Ona delicesine aşıktım ve onunda beni sevdiğini biliyordum. Hafifçe gülümseyerek hala çenesinde olan elimle başını tekrar kendime doğru çektim. Delicesine sevdiğim kişinin kollarına kendimi bırakırken,biryandan Nyx'e teşekkür ediyor,biryandanda özür diliyordum... | |
| | | Shou Shuichi
Mesaj Sayısı : 146 Kayıt tarihi : 27/12/09
Kişi sayfası Değişim: (55/100) Vampir gücü: (86/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Ptsi Ara. 28, 2009 8:44 pm | |
| Eğer Keiko için bir sorun yoksa, benim için de yok. Onun mutlu olması her şeyden daha önemli. Eğer o mutlu olacaksa kışın ortasında gider ve 200 tane Likya Orkidesi toplarım. [Eh.. Yalnızca 200 tane kalan bir çiçekten kaç tanesini toplayabilirdim ki? ] Ahh... Şimdi düşünüyorum da gerçekten güzel çiçekler. Bu kadar az kalmış olması çok yazık.
Dudaklarım, Keiko'nun pürüzsüz teninde ısınıyordu. Öyle güzel kokuyordu teni büyülenmemek imkansız. Dudaklarımı tekrar boynuna indirdim. Ah Tanrım![Yoksa Tanrıçam mı demeliydim? Lanet olsun yıllardır alışamadım şuna yahu!] Böyle mükemmel bir insan nasıl var olabilirdi? Hayır hayır... Keiko-chan bir insan olamaz. O kesinlikle bir melek olmalı. Evet! Kanadı kırıldığı için dünyaya acil iniş yapan bir melek. Ve ben de dünyadaki en şanslı insanım ki bu meleğe aşık oldum. Dudaklarım onun boynundan daha aşağılara kayarken, bir meleğin aşkıyla sarhoş olmak güzel bir duygu...
...
... | |
| | | Keiko Kitagawa
Mesaj Sayısı : 167 Kayıt tarihi : 22/12/09
Kişi sayfası Değişim: (70/100) Vampir gücü: (96/100) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Ptsi Ara. 28, 2009 9:31 pm | |
| Shou'nun artık çekingen davranmayışı içimi ısıtmıştı. Zaten O her yanımda olduğu zamanda böyle hissediyordum,o ayrı mesele... Uzun zamandır ölesiye sevdiğim insanın,sıcacık ve beni cayır cayır yakan ellerini tenimde hissetmek harika bir duyguydu. Eğer gün gelirde, ayrılmak zorunda kalsaydık,sanırım yaşayamazdım.. Beni dünyaya bağlayan kişinin yokluğuna dayanabileceğimi sanmıyorum.. Evet,bir kez daha düşünüyorumda,Shou'ya delicesine aşıktım,ve onun için yapamayağım şey yok. İlerde beni öldürüp kanımı içmek istese dahi,Asla karşı koymazdım..Çünkü onun için veremeyeceğim hiçbir şey yok...
... ... ...
Altını çizerek söylüyorum,onun için 'herşeyimi' verebilirim...Shou'nun dudakları boynumdan aşağı kayarken,başının arkasındaki elimi çekip üstümdeki ceketi çıkarmaya başladım.. | |
| | | Zoey Redbird Yüksek Rahibe
Mesaj Sayısı : 361 Kayıt tarihi : 10/10/09
Kişi sayfası Değişim: (100/100) Vampir gücü: (500/500) Sağlık: (100/100)
| Konu: Geri: Nyx'ın Tapınağı. Salı Ara. 29, 2009 7:10 pm | |
| RP OUT: Anlatımlarınız 3. şahsın gözünden olmalı. kuralları okuyun lütfen. | |
| | | | Nyx'ın Tapınağı. | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|